Olay29, Gümüşhane Haberleri, Gümüşhane Son Dakika

YÜRÜYEN KAZANACAK 

YÜRÜYEN KAZANACAK 
215 views
12 Nisan 2025 - 21:21

Resmi Gazete’de yayımlanan 09/04/2025 tarihli 2025/126 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi atama kararına göre, Gümüşhane Üniversitesi Rektörlüğüne Rektör olarak atanan Sayın Prof. Dr. Oktay YILDIZ hocamıza öncelikle hayırlı uğurlu olsun dilek ve temennisinde bulunuyorum. Allah (C.C.) hayırlı mübarek eylesin. Rektörlük görevi, bu makama gelenler için aslında ateşten bir gömlek! Giyene azap veya selamet verecek bir vazife.

Bu şekilde bir duruma düşmemek için bunun yolunu da yöntemini de vazifeye talip olanlar belirliyor elbette. Sayın Rektör Prof. Dr. Oktay YILDIZ’ın Gümüşhaneli olması ve genç yaşta bu göreve getirilmesi kendilerine hem bir şans olanağı sunuyor, hem de handikapları beraberinde barındırıyor. Şöyle ki; Prof. Dr. Oktay YILDIZ hocamızın Gümüşhane Üniversitesine Rektör olarak atanması Gümüşhane genelinde büyük bir heyecan ve sevinçle karşılandı. Kendilerinin genç, dinamik, girişimci ve azimli şahsiyeti ile geçmişten bugüne mensubiyetleri, yaşanmışlıkları ve başarısı ile bilinen yönlerinin yanında kendilerine duyulan bu teveccühün neticesinde Rektör olarak atanmasını olumlu ve yerinde bir karar olduğunu içtenlikle söylemeliyim.

Hocamızın Rektör olmasını duyan her kesimden insanların ve grupların şimdiden geleceğe yönelik olarak mı! Yoksa içtenlikle mi olduğu bilinmez amma! Bizimde amacımız zaten kesinlikle kimsenin niyetini okumak değil. Böyle bir yeteneğimiz de bulunmamaktadır.

Ancak Gümüşhane’de tanıdığımız bazı büyüklerin anlatımı ve deyimiyle: bir makam sahibine yada bir kişiye methiyeler dizenlere “Ya çekilecek yarması var, ya da öğütülecek buğdayı var” derler diye dile getirildiğine zaman zaman tanık oluyoruz.

Bunun neticesinde temsilde de örnek verdiğim misali Prof. Dr. Oktay YILDIZ hocamız ile yakınlık kurma, sosyal medyadan tebrik etme   paylaşımları yapıldığını görmekteyim. Hocamız adına gayet gurur verici ve övünç kaynağıdır bu tarz yaklaşımlar.

Bunun samimiyetle mi yoksa kendilerine paye çıkartmak amacıyla yapılıp yapılmadığının tespitini ve kararını elbette ki sayın hocamız ölçüp, biçip tartacaktır. Kamuoyu olarak sayın rektörümüzden elbette ki yapılması gerekenler ve üzerine gidilmesi gereken konular olduğunu, buna yönelik olarak da kamuoyunda bir takım beklentiler olduğunu belirtmek isterim.

Buna yönelik olarak da kamu kaynağı kullanan devlet üniversitesinin yönetilmesinde otokontrol, kamuoyunun doğru bilgi alma hakkı olduğu ve de üniversitenin adaletle yönetilmesini beklemek kadar daha doğal bir beklentinin olamayacağı kanaatindeyim.

Kapsayıcı, şeffaf yönetim anlayışı, eşitlik ve haklı beklenti hukuku çerçevesinde açık kapı politikasının uygulandığı, eşitliğin sağlanmasıyla ve tüm bu yapılan işlemlerin uygulamalar ile örtüşmesiyle olacaktır. Üniversitemizin bugüne kadar geçen sürede kayıp yılları ve içine düşürüldüğü bu dibe vuruşun bir çıkışı olmalıdır ve beklentimiz odur ki olacaktır.

Üniversitemizin devlet kurumu olduğu gerçeğinin bir an önce tesisi ve içine düşürülen bu aciz durumdan hem çalışanlar, hem öğrenciler, hem de kurumun paydaşları olarak alakadar olan insanlar olarak yaşananlara ve yapılanlara karşı Sayın Rektörümüzün yaklaşımları ve sergileyeceği tavır bu bakımdan çok büyük önem arz etmektedir. Atalarımızın bir sözü vardır: “Geçmişten ders çıkarmayanın iki kulağı sağır, tarihten ilham almadan geleceğe yön vermek isteyenin iki gözü kördür” derler.

Basın olarak biz de şimdiden söylemek ve dile getirmek gerekirse, kamuoyu olarak ortaya çıkan ve çıkacak olan başarı da başarısızlıkta sayın hocamızın kendi hanesine yazılacaktır.

Devir alınacak kurumun maziden atiye “Gelişen ve geliştiren üniversite” sloganını kullanan bu güzide kurumun geleceğe emin adımlarla ilerlemesi ya eksi bakiye ile devam edecek, yada kullanılan bu mottoya yakışır şekilde gelişip kalkınacak, çok daha ileri nitelikli seviyelere taşınacak mı? Yoksa bu slogan sözde mi! kalacak? Bunu da toplum ve ilgililer olarak hep birlikte yaşayıp göreceğiz.

Bizim temennimiz ise yürekten ve samimiyetle şehir ile üniversite kaynaşmasının sağlanmasına yönelik ciddi adımların atılması, buna yönelik çalışmaların yapılması, Gümüşhane ve çevre toplumuna yararlı hizmetler ve sunumların yapılmasının yanında sanayi ve ekonomi alanlarında sıçramaya yönelik istişareye açık bir anlayış ve yönetişim ilkeleri doğrultusunda kurumun yönetilmesini arzu etmekteyim.

Kamu adına üniversitemizin kurumsal kimliğinin korunması, kaybedilen itibarının sağlanması, mevcut yönetim döneminde yapılan işlemlerde ve uygulamalarda fikir veren ve yanlış öneri sunarak bir takım insanlara çıkar ve menfaat sağlayanların, kendileri ve yandaşlarına konum elde etmelerine olanak sağlayanların, kurumun geneline değil kendi etraflarındakilere imkan sunanların her açıdan yapılanların akrabalık ilişkilerinin bu durumlarının gözden geçirilmesi gerektiğini düşünmekteyim. Kurum kaybederken kendileri yükselenlerin, kendi yakınları ve yandaşlarına paye verenlerin yeni rektörümüz tarafından üniversitede oluşturacağı yönetim ekibinde yer verilmemesini arzu etmekteyim.

Görevi devredecek olan Sayın Prof. Dr. Halil İbrahim ZEYBEK hocamız ilk atandığında “Ben Allah’ının rızasını kazanmak ve hayırlı hizmetlere vesile olmak için Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından atandım” diye konuşmaları herkesçe bilinmektedir. Hoca sözlerine böyle başlıyordu. Kendilerinin kurduğu ekip ve yönettiği bu kurumu sadece kendi şahsi ve hesabı olanlarla yönetip alan açtığı gruplarla atadığı danışman ve yöneticilere yetkisini kullandırdığı da herkesçe malumdu. Hâlbuki bu kurumda tüm çalışanlar size (Rektör beye) zaten fiziki danışmandı. Eski rektör için siz neyi kime danışsanız size yanlış bilgi mi vereceklerdi?

Oysa ki siz rektör bey kabul edin, gelinen süreçte görevi  hakkın layıkıyla yapamadınız. Açıkçası yönetemediniz ve kötü bir miras bırakıyorsunuz. Şimdi o görev süresince etrafınızdakiler şimdiden sizi belki de yalnız bırakacaklar. Ancak kendileri ve yakınlarına ulufe dağıtılır gibi sayenizde elde ettikleri makam, menfaat ve çıkarlarını korumaya yönelik çaba sarf ettiklerine inanıyorum.

Kendilerince tarafınızı yönlendirerek size haksız ve hukuksuz bir şekilde insanların ahını almanıza sebep olmuş ve adaletsiz işlemler yaptırmayı başardıklarını düşünüyorum. Dolayısıyla kurum kaybetti, bir avuç yönetim ve yanlarındakiler grubu kazandı zannediyorlar. Sizin ise yanlışı savunan kendi hırs ve heveslerinizin arkasından koştuğunuzu düşünmekteyim…

Şimdi ise: Yeni bir vakte, yeni bir güne, yeni umutlara Bismillahirrahmanirrahim diyelim hep birlikte.

Yusuf Kaplan’ın sözlerinde ifade ettiği gibi:
”Derdin varsa, varsın. Derdin varsa, bir dünya kurarsın.

Derdin yoksa, yoksun. Ve yalnızca bir “rakamsın”. 

Derdin kadarsın…”

Sayın yeni rektörümüze şu dizelerle seslenmek istiyorum, takdiri kendilerine ve saygıdeğer kamuoyunun vicdanına bırakıyorum.
Hoş geldiniz Sayın Rektör Bey! İnanıyorum ki medyada yapılan paylaşımlar ve yorumlardan yola çıkarak tüm Gümüşhane ve öğrencilerin size olan güveni ve beklentileri doğrultusunda, görev sürenizin sonunda siz de; başarı ve başarısızlık neticesinde yaptıklarınızla yad edilecek, hayırlı olan hizmetlerinizle anılacaksınız. Yazdıklarımdan dolayı şunu dile getirmek isterim: Sakın yanlış anlaşılmasın! Gerçeklerin gün yüzüne çıkmayı beklememek gibi kötü bir huyları vardır.

Bize düşen iyiliği ve hayrı tavsiye etmektir. Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde konuştuklarımızdan dolayı hesaba çekileceğimiz için “Ya hayır söyle ya da sus” buyuruyor.

Şimdi ise yazıma aşağıda çok anlamlı bulduğum son zamanlarda toplum önderleri ve tanınmış büyük şahsiyetler tarafından dile getirilen şu dizelerle son veriyorum.

YÜRÜYEN KAZANACAK 

“Şehrin alın terinden yükseliyor müjdeler,  

Tekbirler yükseliyor göklere bayrak bayrak, 

Sömürünün çarkları kan ile yoğrulurken, 

Çarkların dişlisini kıranlar kazanacak. 

 

Çıplak ellerimizle getireceğiz yarını,  

Yarına ter döken emekçi kazanacak. 

İnancın çelikten burçlarında yiğitler, 

Kanı toprakta hilal şehitler kazanacak. 

 

Bakmayasın sağa sola bellidir istikamet, 

Engelleri bir bir kürüyen kazanacak. 

Her gün fert fert büyüyen kazanacak, 

Oturana inat yürüyen kazanacak”… 

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
1 ADET YORUM YAPILDI
YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
Şehrin Hakimi12 Nisan 2025 / 21:54Yanıtla

Açıkçası son zamanlarda tanık olduğum güne dair tarihe not düşecek kadar güzel ve anlamlı aynı zamanda nezaketle eleştiri yapılabilen erdemli bir kalemden çıktığı belli olan gerçekten kara kalem ve köhne zihniyetin dışında gayet gerçekleri anlatan geçmişi özetlemiş yeni Rektör beye ise işin ışığını açan yönelten değil yanlış kararlara düşmemesi için samimi öneri sunan hüsnü zan ile bakan bir anlayışı tebrik ediyorum. Kaleminize sağlık

timbir - birlik haber ajansi

sanalbasin.com üyesidir