DEVA Partili Hasan Karal, katıldığı bir canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Karal, Kayseri’de geçtiğimiz günlerde yaşanan ve bazı illere de yayılan olayları anımsatarak, buna benzer örneklerin yakın tarihte de yaşandığına dikkat çekti.
“Tutarsız politikaların bedelini ödüyoruz”
Hükümetin, mülteci sorunu ve göçmenlerin Türkiye’ye gelip yerleşmesi konusunda tutarlı bir politika izleyemediğini ve bu tutarsız politikaların bedelini ise millet olarak ödediklerini kaydeden Karal, Türkiye’de hiçbir siyasi partinin göçmen konusunda yapmadığı hazırlığı DEVA Partisi olarak kendilerinin yaptığını vurguladı. Karal, “Biz, Türkiye’nin bütün kronik problemlerine el attığımız gibi ‘İktidara geldikten sonra bu işlere bakarız’ kolaycılığına kaçmadan, iktidar olmadan önce, iktidara geldikten sonra neler yapabileceğimizin ön hazırlığını, mutfak çalışmasını yaparak, dersimize çok iyi çalışarak eylem planları hazırladık. Bu eylem planlarımız arasında da Türkiye’de hiçbir siyasi partide bulunmayan ‘Sığınmacı Sorunun Çözümü ve Düzensiz Göçün Önlenmesi Eylem Planı’mız da mevcut. Bu hazırlıkları hiçbir siyasi partide göremezsiniz. Biz sadece konuya söylemle yaklaşmıyoruz. Herkesin, partimizin bilimsel ve hukuki zeminde hazırlamış olduğu bu eylem planını gözden geçirmesini ve okumasını tavsiye ediyorum.” diye konuştu.
“İş, tekrar Suriye ile ilişkileri düzeltme noktasına evrildi”
Milletvekili Karal, mülteci konusunun günlük siyasi söylemlerle çözülebilecek bir konu olmadığının altını çizdi. Bu sorunun hukuk zemininde ele alınması gerektiğini vurgulayan Karal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Özellikle kaçak göçmenler konusu ciddi bir problem. Bu sığınmacıların Türkiye’ye nasıl ve ne şekilde girdikleri, sızdıkları, Türkiye’den nasıl ve ne şekilde çıkıp gittikleri, Türkiye’nin bir yol geçen hanına dönüştürülmesinin beraberinde getirmiş olduğu birçok olumsuzluğun bundan sonraki süreçteki çözümünün yine hukuk zemininde olması gerektiğini, çok teferruatlı bir şekilde göç uzmanlarıyla, hukukçularla aylarca süren bir çalışma sonucunda DEVA Partisi olarak ortaya koyduk. Gönlümüz ister ki diğer siyasi partiler de bu konunun önemi ve aciliyetine binaen bir çalışma ortaya koysunlar ve bunu kamuoyuyla paylaşsınlar. Biz diğer eylem planlarımız gibi DEVA Partisi olarak çalışmamızı yaptık ve kamuoyuyla paylaştık. Ancak hükümetin elinde bir göçmen politikasının olmaması, ‘Bu süreci nasıl ve ne şekilde yönetebilirim, hukuk zemininde bu konuyu nasıl çözebilirim’in bir hazırlığının bulunmaması dolayısıyla şimdi işi, tekrar Suriye ile ilişkileri düzeltme noktasına evirip, Suriye’ye güzelleme cümleleri göndererek bu sorunu çözmeye çalışıyor. Benzer durumlar daha önce Mısır için de başka ülkeler için de yaşandı. İşte bu ilkesiz politikalar nedeniyle, bu sorun her geçen gün kronik halde önümüzde duruyor.”